24 Ekim 2013 Perşembe

7. SINIF 2. ÜNİTE KUVVET VE HAREKET
YAYLAR
Yaylar sarmal şekilde kıvrılmış metal şeritlerden yapılır. Yaylar esnek yapılıdır ve kendilerine kuvvet uygulandığında sıkışma veya uzama özelliğine sahiptir.
 
Yayların özellikleri
1. Yaylar kuvvetin etkisiyle uzarlar veya sıkışırlar.

Yukarıdaki yaylara baktığımızda, üstteki yayın uzadığını yani gerildiğini, aşağıdaki yayın ise sıkıştırıldığını görüyoruz.
2. Yaylar kendilerine uygulanan kuvvetle eşit büyükte ama ters yönde bir tepki kuvveti oluştururlar.

3. Yaylara kaldırabileceğinden daha fazla kuvvet yüklemek yayın esnekliğinin kalıcı olarak bozulmasına neden olur.

4. Yaya uygulanan kuvvet ve yaydaki uzama miktarı doğru orantılıdır.

Yukarıdaki şekilde de görebileceğimiz gibi, 20N ağırlık yayda 5 cm uzamaya neden olmuştur. Ağırlığı iki katına artırırsak uzama da iki katına çıkar. Bu da yayların uygulanan kuvvetle doğru orantılı uzadığını kanıtlar.
Eğer yayın kaldırabileceği değerden daha fazla kuvvet uygulanırsa yayın esneklik özelliği bozulur. Bu nedenle uzama miktarları da değişir. Bozulmuş bir yayda örneğin ağırlığı iki kat artırsak uzama da aynı oranda artmaz.
5. Farklı yayların farklı uzama miktarları vardır.
  • Kalın yaylar ince yaylara göre daha güçlüdür. Bu nedenle aynı ağırlık altında kalın yalar daha az uzar.
  • Yayın yapıldığı maddenin cinsi de uzama miktarında etkilidir. Aynı kuvvet altında bakır ve çelik yayların uzama miktarları farklı olur.

6. Sıkıştırılmış veya gerilmiş yaylarda enerji depolanır.
Yaylar esnek cisimler olduğu için kuvvet uygulanarak enerji depo etmeleri sağlanabilir. Yaylarda esneklik potansiyel enerji depo edilir.
7. Dinamometre yapılırken yayların esnekliğinden yararlanılır.

Çeşitli amaçlarla kullanılan pek çok yay türü vardır. Bunları bazıları aşağıdaki şekilde incelenebilir.

Yayların kullanım alanları.
Yataklar,
Koltuklar,
Otomobil amortisörleri,
Çıtçıtlı kalemler,
Dinamometreler,
Otomatik şemsiyeler,
Bastırmalı düğmeler,
Kendiliğinden kapanan kapılar,
Çeşitli motorlar,
Trambolinler
Mandallar vb.
İŞ NEDİR?
Günlük hayatta kullandığımız “iş” kavramıyla fiziksel anlamda kullanılan iş kavramı aynı değildir.
Fiziksel olarak iş yapılması için kuvvet ve kuvvet doğrultusunda hareket olmak zorundadır.  
İşin özellikleri
  • Kuvvet olmalı
  • Hareket olmalı
  • Kuvvet ve hareket aynı doğrultuda olmalı.

Yukarıdaki resimde kuvvet ve hareket aynı doğrultudadır. O halde iş yapılmaktadır.

Çanta taşıyan çocuğun çantayı kaldırmak için uyguladığı kuvvet yukarı doğrudur. Hareket yönü ise Doğu yönündedir.
Kuvvet ve hareket farklı doğrultuda olduğu için iş yapılmaz.

Yukarıdaki resimde ip çeken adamın uyguladığı kuvvet ve hareketin doğrultusu aynı olduğu için iş yapılmış olur.

Evi çekmeye çalışan eşek, kuvvet uyguladığı halde evi hareket ettirememektedir. Kuvvet vardır ama hareket yoktur. Bu nedenle iş yapılmaz.
İşin Birimi
Bir maddenin enerjisindeki değişim yapılan işe eşittir. Bu nedenle işin birimi enerji birimiyle aynıdır.
İş birimi olarak Joule(J) ve N.m (newton metre) kullanılır.
İşin Formülü
Bir kuvvetin yaptığı işi hesaplamak için kuvvet ve kuvvetin cismi götürdüğü mesafeyi çarpmak gerekir.
İş = Kuvvet . Yol
( W = İş, F = Kuvvet, X = Yol )

20 newton’luk kuvvetin etkisiyle 15 metre sürüklenen kutuya yapılan işi bulalım.
İş = 20 N x 15 m
= 300 Nm ya da 300 J
Bir kuvvetin iş yapması için kuvvet ve hareketin aynı yönde olması değil aynı doğrultuda olması gerekir. Doğrultu ve yön kavramları karıştırılmamalıdır.
Bir örnekle açıklarsak, Kuvvet yukarı olduğu halde cisim aşağı hareket ederse iki büyüklük de düşey doğrultuda olduğu için iş yapılmış olur.
ENERJİ ÇEŞİTLERİ
KİNETİK ENERJİ
Hareketli cisimlerin sahip olduğu enerjiye kinetik enerji denir.
Kinetik enerjiye hareket enerjisi de denir.
 

Kinetik Enerji Özellikleri
  • Kinetik enerji kütleyle doğru orantılıdır. Kütle arttıkça kinetik enerji artar.
  • Kinetik enerji hızla doğru orantılıdır. Hız arttıkça kinetik enerji artar.
Kinetik Enerji Örnekleri
  • Hareketli otomobil.
  • Yuvarlanan top.
  • Koşan çocuk.
  • Düşmekte olan elma.
  • Dönen çark.
  • Akarsu.
  • Saatin yelkovanı.
  • Hareketli salyangoz.
  • Rüzgar vb gibi cisimlerin kinetik enerjisi vardır.
Kütleleri aynı olan iki hareketliden sürati daha fazla olanın kinetik enerjisi daha büyüktür. Yukarıdaki koşucu 2. durumda daha süratli koştuğu için kinetik enerjisi daha fazladır.
İki cismin süratleri aynıysa kütlesi fazla olanın kinetik enerjisi daha fazladır. Şekilde uçak ve otomobilin süratleri aynıdır. Kütlesi daha fazla olan uçağın kinetik enerjisi daha fazladır.
Kinetik enerjinin formülü
Fen ve teknoloji 7. sınıf müfredatında kinetik enerji formülü verilmemektedir. Burada sadece bir bilgi olarak formül verilecektir.
K= Kinetik enerji
m= Kütle
v= Hız
Formüle bakarsak kinetik enerji hızın karesiyle doğru orantılıdır. Yani hızı 3 kat artırırsak kinetik enerji 3² = 9 kat olarak artar.
Sürtünmeli ortamlarda kinetik enerji ısı enerjisine dönüşerek kaybolur.
Sürtünme yoksa : A’dan bırakılan top C’ye kadar yükselebilir.
Sürtünme varsa : A’dan bırakılan top C’ye ulaşamadan B-C arasına kadar çıkabilir.
Enerji dönüşümü
Enerji türleri birbirine dönüşebilir. Kinetik enerji ve potansiyel enerji de birbirlerine dönüşebilir.

Bisiklet dik çıkarken hızı azalır ve kinetik enerji potansiyel enerjiye dönüşür.
Bisiklet aşağı inerken hızlanır ve potansiyel enerji kinetik enerjiye dönüşür.
POTANSİYEL ENERJİ
Cismin konumundan dolayı sahip olduğu enerji türüne potansiyel enerji denir.
Potansiyel enerji cismin bünyesinde saklı duran, fırsatını bulduğunda harekete geçen bir enerjidir.
 
Potansiyel enerjiyi daha iyi anlamak için bazı örnekleri inceleyelim.
Daldaki bir elmanın potansiyel enerjisi vardır.
Elma dalda durmaktadır ama sapının kopması halinde harekete geçeceği ve aşağı düşeceğini biliriz. (enerji var ama henüz harekete geçmemiştir.)
Gerilmiş bir lastiğin de potansiyel enerjisi vardır.
Lastik gerilmiş haliyle hareketsizdir. Ama bırakıldığında harekete geçeceğini biliriz.
Bu örneklerde olduğu gibi cismin konumundan dolayı sahip olduğu enerjilere potansiyel enerji denir.
Potansiyel enerji ikiye ayrılır.
Potansiyel enerji türleri
1. Çekim Potansiyel Enerji
Yer çekimi sayesinde, yerden yüksekteki cisimlerin sahip olduğu enerjidir.
Daldaki elma, havadaki uçak, barajlardaki su, dağlardaki kar gibi yerden belirli bir yüksekliğe sahip tüm cisimlerin bir çekim potansiyeli vardır.
2. Esneklik Potansiyel Enerji
Esnek cisimlerin sahip olduğu enerjidir.
Gerilmiş yay, çekilmiş lastik, sıkıştırılmış sünger gibi maddelerin esneklik potansiyeli vardır.
Potansiyel enerji türleri
Potansiyel enerji özellikleri

Kütlesi aynı iki cisimden yerden daha yüksekte olanın potansiyel enerjisi daha fazladır. Şekilde 2 numaralı cismin yüksekliği daha fazla olduğu için çekim potansiyel enerjisi daha fazladır.

Yüksekliği aynı olan cisimlerden kütlesi daha fazla olanın çekim potansiyel enerjisi daha fazladır. Yukarıdaki şekilde 1 numaralı cismin kütlesi diğerinden fazla olduğu için çekim potansiyel enerjisi de daha fazladır.

Özdeş yaylardan 2 numaralı olan daha fazla gerildiği için esneklik potansiyeli daha fazladır.
Enerji Dönüşümü
Potansiyel ve kinetik enerjiler birbirlerine dönüşebilir.
örneğin barajlarda biriken suyun çekim potansiyel enerjisi vardır. Baraj kapakları açıldığında suyun potansiyel enerjisi kinetiğe dönüşür. Bu da suyun aşağı doğru akması anlamına gelir.
Aşağıdaki şekilde potansiyel enerjinin kinetik enerjiye dönüşümü gösterilmektedir.

 
BASİT MAKİNELER
Günlük hayatta çok kullanılan bazı basit makineleri bu yazımızda tanıyalım. 
Basit Makinelerin Görevleri:
  • Kuvvetten kazanç sağlayabilir.
  • Kuvvetin yönünü değiştirebilir
  • İşten kazanç sağlamaz.
  • Bir işi daha kolay yapmayı sağlar.

1. KALDIRAÇLAR
 
Basit makinelerin en yaygın kullanılanlarından birisi de kaldıraçlardır. Kapı kolundan el arabasına, tahterevalliden tenis raketine kadar birçok alet kaldıraç mantığıyla çalışmaktadır. 

 
Yukarıdaki resimde gösterilen basit bir kaldıraç şeklidir. Kaldıraçlarda herhangi bir yükü, bir destek noktasından yararlanarak kaldıran aletlerdir.
Destek: Bir kaldıracın etrafında hareket ettiği noktadır.
Yük Kolu: Yükün desteğe uzaklığıdır
Kuvvet Kolu: Kuvvetin desteğe uzaklığıdır.
Kuvvetten Kazanç:
Bir kaldıraç bir yükü daha az kuvvetle yapıyorsa kuvvetten kazanç sağlamış demektir. Örneğin 100N’luk yükü 70 N’la dengeleyen bir kaldıraç kuvvetten 30N kazanç sağlar.
Eğer kaldıraç yükü olması gerekenden daha büyük bir kuvvetle kaldırıyorsa kuvvetten kayıp var demektir. Örneğin 100 N’luk kuvveti 130N’la kaldırırsan kuvvetten 30N kaybetmişiz demektir.

 
Kaldıraç Türleri
Kaldıraçlar kuvvet, yük ve desteğin konumuna göre 3 sınıfa ayrılmaktadır.
1. Desteğin ortada olduğu kaldıraçlar

Bu kaldıraçlarda destek ortadadır. Makas, pense, tahterevalli gibi aletler bu kaldıraçlara
örnektir.
.
 
2. Yükün ortada olduğu kaldıraçlar
Bu kaldıraç türlerinde yük ortada bulunur. Günlük hayatta kullandığımız fındık kıracakları, menteşeli kapılar, el arabaları bu türden kaldıraçlara örnek olarak verilebilir.
.
3. Kuvvetin ortada olduğu kaldıraçlar
Kuvvetin orada bulunduğu kaldıraçlara örnek olarak teniz raketi, cımbız, kürek gibi araçlar verilebilir.
Arşimet (Archimedes) Kimdir?
Kaldıraçlar üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan Yunanlı bilim insanı Arşimet milattan önde 287 – 311 yılları arasında yaşadı. Arşimet’in kaldıracın önemi üzerine öğrencilerine ders anlatırken, “Bana bir dayanak noktası verin Dünya’yı yerinden oynatayım” dediği rivayet edilmektedir.

2. MAKARALAR

 
Basit makinelerden biri de makaralardır. Bayrak direklerinde, vinç halatlarında, inşaat asansörlerinde makaralardan yararlanılmaktadır.
 İki tip makara vardır

1. Sabit Makara

Bu makara düzeneği sadece kuvvetin yönünü değiştirir. Kuvvetten kazanç sağlamaz.

  • Kuvvettin yönünü değiştirir.
  • Kuvvetten kazanç veya kayıp sağlamaz.
  • Yoldan kazanç veya kayıp sağlamaz.
Yandaki resimde gösterilen makara sabit makaralara örnektir. Bir makaranın sabit olduğunu anlamak için o makaranın bir yüzeye bağlı olup olmadığına bakılır. Resimde makara duvara sabitlenmiştir.
Sabit makaralarda uygulanan kuvvet yükün ağırlığına eşittir.

2. Hareketli Makara

Hareketli makaralar yükle beraber hareket eden makaralardır. Bu tip makaralarda kuvvet yükün yarısına eşittir. Örneğin 40N’luk yükü 20N’la dengelemek mümkün olmaktadır.
  • Kuvvetten iki kat kazanç sağlar.
  • Yoldan iki kat kayba neden olur.
Hareketli makaralarla kuvvetten kazanç sağlandığı için yoldan da kayıp vardır. Bu makaralarda yükü 4 metre yukarı kaldırmak için ipin 8 metre çekilmesi gerekir.

Bileşik Makaralar(PALANGALAR)

Bazen tek bir makarayla istediğimiz kuvvet kazancını elde edemeyiz Bu durumda sabit ve hareketli makaraları birleştirerek bir makara sistemi oluşturabiliriz. Bu sistemlere bileşik makaralar denir.
Bileşik makaralarda kuvvetten kazancı sistemdeki hareketi makaraların sayısı belirler. Her hareketli makara kuvvetten iki kat kazanç sağlar. Bu durumda örneğin 3 hareketli makara kullanıyorsak 2.2.2 = 8 kat kazanç sağlarız. Bu yoldan da 8 kat kayıp olacağı anlamına gelmektedir. Resme dikkat ettiğinizde bileşik makara sistemindeki hangi makaraların sabit, hangilerinin bileşik olduğunu görebilirsiniz.

Günlük Hayatta Makaralar



3. EĞİK DÜZLEM
Eğik düzlemler yolu uzatarak bir işi daha kolay yapmayı sağlar. Eğimli yollar, merdivenler, vidanın dişleri, eğimli rampalar örnek olarak verilebilir.

4. Dişliler
Dişli ya da çarklar birbirlerine dişleriyle bağlan makinelerdir. Dişliler harekerin yönünü, süratini ve kuvveti değiştirmek için kullanılır.
Birbirine temas eden dişlilerden büyük olan yavaş, küçük olan hızlı döner.

5. Tekerler
Günümüzden 5000 yıl önce Sümerliler tarafından icat edilen tekerlek sürtünme kuvvetini azalttığı için en önemli buluşlardan biri sayılır. Tekerlek yuvarlanma hareketinden yararlanır.

6. Çıkrık
Çıkrık bir kol yardımıyla çevrilen çarktır. Temelde kaldıraç mantığıyla çalışır. Kuyudan su çekilen makine de bir çıkrıktır.
Çıkrığın kolu (şekilde R ile gösteriliyor) ne kadar uzarsa kuvvetten kazanç o kadar artar.

IŞIK VE SES

Işık ve Işık Kaynakları
Görmemizi sağlayan enerji çeşidi ışıktır. Her ışık, bir ışık kaynağı tarafından üretilir. Işık yayarak çevresini aydınlatan her şey ışık kaynağıdır. Işık kaynakları ışık yayarak çevrelerini aydınlatırlar.
 NOT: En büyük ışık kaynağımız Güneş’tir.

 Işık kaynakları doğal ışık kaynakları ve yapay ışık kaynakları olmak üzere ikiye ayrılır.
Çevremizdeki varlıkları görebilmek için ışığa ihtiyaç duyarız. Gündüz etrafımızı görmemizi sağlayan ışık Güneş'ten gelir. Güneş, doğal bir ışık kaynağıdır. Geceleri ise yapay ışık kaynakları kullanarak çevremizi aydınlatırız.
Işık üreten maddelere ışık kaynağı denir. Kendiliğinden ışık yayan kaynaklar doğal ışık kaynağı, insan yapımı kaynaklar ise yapay ışık kaynağı olarak adlandır
Teknoloji geliştikçe çok çeşitli ve gelişmiş aydınlatma araçları bulunmaktadır. Maçlarda kullanılan spot lambalarI ve halojen lambalar bunlardan bazılarıdır.
Doğal Işık Kaynakları
 Işık kaynaklarından bazıları kendiliğinden ışık üretir. Bunlara doğal ışık kaynakları denir. Güneş, yıldızlar, ateş böceği, şimşek, yıldırım ve deniz diplerinde yaşayan bazı balıklar doğal ışık kaynaklarıdır.

Yapay Işık Kaynakları
 Doğal ışık kaynaklarından gece aydınlatması için yeteri kadar yararlanamayız. Bu nedenle gece aydınlatmasında insanlar tarafından yapılmış yapay ışık kaynakları kullanılır. Ampul, trafik lambası, mum, meşale, televizyon ekranı ve fener yapay ışık kaynaklarıdır.

 Güneş, mum alevi gibi bazı ışık kaynakarı, çevrelerine ışıkla birlikte ısı da verirler. Ateş böceği, denizin derinliklerinde yaşayan bazı balıklar ve floresan lamba gibi bazı ışık kaynakları ise ışık yayarken, ısı vermezler.
 Etrafımızdaki masa, sıra, tahta ve çanta gibi cisimler ışık üretmezler. Ancak bu cisimler Güneş ya da diğer ışık kaynaklarından aldıkları ışığı yansıtabilirler. Bu durumda çevremizde bulunan bu cisimleri ışık üretmedikleri halde görebiliriz.
 Çevremizdeki bazı varlıklar ortamda bulunan ışık kaynakları sayesinde ışık kaynağı gibi görünürler. Böyle cisimlere kendini aydınlatan cisimler denir. Ay, gezegenler ve trafik levhaları kendini aydınlatan cisimlere örnek verilebilir.

Yol kenarlarındaki trafik levhaları ışık yaymadıkları halde geceleri ışık yayıyor gibi görünürler. Bunun sebebi trafik levhalarının üzerinin özel maddelerle kaplı olmasıdır. Bu sayede trafik levhaları diğer maddelerden daha parlak görünürler.

 Gezegenler ve Ay ışık kaynağı olmadıkları halde, Güneş’ten aldıkları ışığı yayarak parlak görünürler.

NOT: Ay, ışık kaynağı olmadığı halde, Güneş’ten aldığı ışıkla aydınlanır ve parlak görünür.

 Bulutsuz bir gecede, gökyüzüne baktığımızda birçok gök cismini görebiliriz. Bu gök cisimlerinden yıldızlar kendi ışıklarını yayarken; gezegenler, ışık kaynaklarından aldıkları ışıkla aydınlanırlar.
 Gökyüzüne dikkatle baktığımızda ışığı, ay ışığı gibi sabit olanların gezegen veya uydu; ışığı sürekli kırpışanların ise yıldız olduğunu söyleyebiliriz.
 Mars ve Venüs gezegenleri, gökyüzünün bulutsuz olduğu gecelerde görülebilir.

 NOT: Kendi ışığını üreten Güneş de bir yıldızdır.

 Işık kaynağının gücü arttıkça yaydığı ışığın da parlaklığı artar. Dolayısıyla kullanacağımız ışık kaynağının gücünü, aydınlatacağımız ortamın büyüklüğüne göre seçeriz. Evlerimizde büyük odaları aydınlatmak için kullandığımız ampullerin gücünün, küçük odaları aydınlatmak için kullandığımız ampullerin gücünden fazla olmasını tercih ederiz.

Işık Nasıl Yayılır ?
Işık doğrular boyunca yayılır. Yani doğrusal bir yol izler. Serhan'ın yaptığı deneyde ışığın başlangıcı fenerdir. Diğer ucu ise bir engelle karşılaşmadığı sürece yoluna devam eder. Serhan'ın çizdiği, gerçekte olmayan ışığın izlediği yolu gösteren bu çizgiye ışık ışını denir.
Araba farından çıkan ışık ışınlarının, Güneş ışınlarının doğrular boyunca ilerlediğini her gün gözlemleriz.
Bir engelle karşılaşmadığı sürece ışık ışınları her yöne yayılır.

Işığın Maddelerden Geçişi
Işık yayılırken içinden geçemediği cisimlerle karşılaşırsa yoluna devam edemez. Bu cisimler taş, demir gibi ışığı geçirmeyen cisimlerdir. Işık havada her yöne yayılır. Hava ışığı geçirir. Bu nedenle Güneş ışınları çevremizi aydınlatır. Bazı cisimler de ışığı tam olarak geçirmez. Yarı yarıya geçirir.
Işığı geçiren cisimler saydam olarak adlandırılır.
Işığı az geçiren cisimlere yarı saydam cisim denir.
Işığı hiç geçirmeyen cisimler ise saydam olmayan ya da opak olarak adlandırılır.
Gündüz güneş ışığının evi aydınlatması için saydam bir madde olan cam kullanılır.

Gölge Oluşumu
Işık, yayılırken saydam olmayan bir cisim ile karşılaşınca cismin arkasına ulaşamaz. Bu nedenle saydam olmayan cisimlerin arkasında karanlık bir bölge oluşur. Bu bölgeye gölge denir.
Bir cismin gölgesi kendisine benzer. Cisimlerin gölgelerini bir ekran üzerine düşürebiliriz.
Gölge oluşumu cisimlerin şekline ve büyüklüğüne bağlıdır. Çiçeğin gölgesi çiçek şeklindedir. Büyük cismin gölgesi de büyük olur.

Not: Gölge oluşumu ışığın doğrusal yolla yayıldığının bir kanıtıdır. Işık doğru boyunca yayılmasaydı gölge oluşmazdı.

SES

Ses Kaynakları
Ses üretebilen varlıklara ses kaynağı denir.
Ses kaynakları doğal ve yapay olmak üzere 2 şekilde ele alınır.
Doğal Ses Kaynakları : Kuş, kedi, köpek, insan ..vb
Yapay Ses Kaynakları : Piyano, radyo, flüt …vb.
Ses Nasıl Oluşur?
Bir flütten ses çıkarabilmek için üfleriz. Flütün içindeki hava deliklerden çıkarken titreşir ve ses oluşur, insanlar konuştuğunda ise ciğerlerimizden gelen hava ses tellerini titreştirir. Böylece ses çıkarmış oluruz.
Ses, bir cismin titreşmesi ile oluşur.
Kaynağından çıkan ses, dalgalar hâlinde etrafa yayılır ve biz bu sesleri duyarız.

Doğal Ses Kaynakları
Yapay Ses Kaynakları

Farklı Maddeler Farklı Sesler Üretir
İlke, masanın üzerindeki eşyalara kaşıkla vurarak farklı sesler oluşturdu.
Çelik tencereden çıkan ses diğer cisimlerden çıkan sesten daha güçlüydü.
Şiddeti en az olan ses plastik toptan çıkmıştı.
Vazodan çıkan ses, karton kutudan çıkan sesten daha ince ve güçlüydü. Aynı büyüklükteki cam ve plastik bardaklardan da farklı sesler çıkmıştı.
Farklı maddelerden yapılan cisimler farklı sesler oluşturur.
Doğa, topunu halı, tahta ve beton zeminlerde sektirerek çıkan sesleri karşılaştırdı.
Aynı ses kaynağı kullanılarak farklı maddelerden oluşan ortamlarda farklı sesler elde edilir.
Ses Kaynaklan Aynı, Ortamlar Farklı
Onur, boş bir kutunun içine kum doldurup ağzını iyice kapatarak bir marakas yaptı. Marakası havada sallayarak çıkan sesi dinledi. Daha sonra marakası su dolu kovanın içinde sallayarak ses çıkardı.
Marakasın çıkardığı sesler havada ve suda farklı işitilir.
Aynı ses kaynağından çıkan sesler farklı ortamlarda birbirinden farklı işitilir.
Ses Hangi Ortamda Daha Hızlı Yayılır?
Denizde yüzerken daldığımızda dalgaların sürüklediği taşların sesini duyarız. Sürüklenen taşların sesini suyun dışında iyi duyamayız. Suyun içindeyken bu sesi daha iyi duyarız.
Ses, suda havadan daha hızlı yayılır.
Demir bir boruya çubukla vurduğumuzda boruya kulağını dayamış olan bir arkadaşımız çıkan sesi hemen duyar. Bu ses, havada ve suda bu kadar hızlı yayılmaz.
Ses, katı maddelerde sıvılardan daha hızlı yayılır.

Sesin Yaşamımızdaki Yeri
İlk insanlar iletişim kurarken çeşitli sesler çıkarıyorlardı. Daha sonra anlamlandırılmış sözlerle konuşarak anlaşmaya başladılar.
Bazı hayvanlar da birtakım sesler çıkararak iletişim kurar. Balina ve yunuslar özel sesler çıkararak anlaşır.
Ses, konuşmanın yanında birçok alanda uyarı amaçlı kullanılır.
• Biri bizi aradığında ya da mesaj gönderdiğinde telefonumuz uyarı sesi verir.
Arabayı kullanan sürücüler herhangi bir tehlike anında yayaları ya da diğer taşıt sürücülerini uyarmak için korna çalar.
• İtfaiye, ambulans gibi araçlar gideceği yere kısa sürede ulaşmak için uyarı sesi çıkarır.
• Birçok iş yeri ve evlerde bir yangın durumunda insanları uyarmak için ısı ve dumana karşı duyarlı yangın alarm sistemleri
kullanılır. Bu sistemler güçlü ses çıkararak bizi uyarır.
• Günümüzde kullanılan bazı taşıtlar da kapı açık kaldığında, emniyet kemeri takılmadığında, farlar açık unutulduğunda sesli uyarı sinyali vererek sürücüyü uyarır.
• Bazı elektronik aletler yaptığı iş sona erdiğinde ses çıkararak uyarı verir. Örneğin, bazı fotokopi makineleri belirtilen sayıda fotokopi çektiğinde uyarı sesi verir.

Işık ve Ses Arasındaki Farklılıklar
Işık Ses
Madde olmayan ortamlarda da yayılır. Katı, sıvı, gaz ortamlarda yayılır.
Opak maddelerden geçemez. Havasız ortamlarda (boşlukta) yayılmaz.
Doğrular boyunca yayılır. Opak maddelerde de yayılır.
Doğrusal bir yol izlediği için daha hızlı yayılır. Yayılırken doğrusal bir yol izlemez.
Benzerlikler
Ses de ışık gibi enerji türüdür. Her ikisi de her yöne yayılır, kirliliğe neden olur. Etkileri farklı olmasına rağmen ikisinin de yol açtığı kirlilik sağlığımızı ^olumsuz etkiler. Teknolojik gelişmeler iki enerji türünün de etkisini artırmıştır.

Işık ve Ses Kirliliği Hakkında Birkaç resim

Kavram Haritası


Evet arkadaşlar konumuz burada bitmiştir